Pazar, Eylül 4

Aşk intikam kokan çiçek

İnsanları anlayabilen biri yoktur sanırım. Sürekli değişiyorlar farklı kişiliklere bürünüyorlar hemen.


İnsanların canımı yakmasına neden sürekli izin veriyorum bilmiyorum sanırım bu olması gereken birşey. Elinizdeyken kıymetini bilmediğiniz bir çok şeyi bıraktıktan sonra kıymete bindirmek tek bize ait bir özellik olsa gerek. Pişman olmamak için gururumuzu hiçe saydığımız tek sözü bile bizi uçurumdan döndürebilcek gücün yine bizi yıkacağını unuturuz. Bence canımız yanmıyor olan şeyin adı sadece " içinize oturan taş ". Fedakarlık yaparsınız didinirsiniz birşeyler için sonra pişman olmamak adına söylediğiniz söz yine sizi yalnız olmaya itekler.


Birer birer içime oturdu hepsi. Susuyorum çünkü güçlü biri olduğuma inanıyorum. Kimsenin bilmediği, duymadığı ve görmezden geldiği şeyleri yaşıyorum, ağlıyorum. Ağlamak bence " güçsüzlük " değil. Her damla daha da güçlendiriyor beni.


Bide arkadaş kalalım durumu var tabi. Cidden ironik.
Hayır bide yüzsüzlük diz boyu ben onu anlamıyorum.
Görmek, dokunmak yada el ele tutuşmak bu kadar önemli olmamalı. Sırf bu yüzden başka biri olmamalı insanın hayatında.


Bu yüzden artık insanlara güvenmiyorum onlara yaklaşmıyorum ve sadece susuyorum.
Bir gün herşey değişir.


" Promise in the dark "

4 yorum:

  1. ağlamak asla güçsüzlük değildir bana göre..
    fakat ben hep sessiz ağlarım.. belki de bu yüzdendir..

    sessiz.. bir köşeye çekilir ve ağlarım hıçkırıklarımı içime gömerek..

    insanlara güvenemiyorsun..

    bunu anlıyorum.. hem de çok iyi anlıyorum..
    fakat inan bana bir gün gelecek sırtını güvenle yaslayabileceğin insanlar tanıyacaksın..

    hatta o sırtını güvenle yasladığın insan bile seni satacak belki ama..

    sen yine de güveneceksin.

    "güvenmiyorum" diyeceksin ama.. güveneceksin..

    YanıtlaSil
  2. insan sürekli kazık yiyerek adam oluyor yani :))

    sen güvenebildiğim nadir insanlardansın memento morii :)) seviliyorsun çok. mektubun hazır yollanmayı bekliyor sadece.

    YanıtlaSil
  3. sen buna layıksın irem :)
    çünkü iyisin..
    iyi kalpli insanların üzüntüsü hiçbir zaman sonsuza kadar sürmez :)

    mektup mu.. hazı mı.. gerçekten mi :) çok heyecanlandım inan..

    çok özel olacak o mektup benim için :)
    bir de bir ara gramofon kafeye uğrarsan orada çekilmiş bir fotoğrafını da koy isterim o mektup zarfının içine..

    ya da o kafeye ait bir nesne..

    nedense orayı düşününce aklıma ilk sen geliyorsun :)

    YanıtlaSil
  4. daha önce hiç görmemiştim orayı ama hemen araştırdım ve adresini aldım ilk fırsatta oraya kaçıcam emin olabilirsin meleğim :) vee ordan sana çok güzel şeyler yollayacağım..

    YanıtlaSil